25 Ekim 2009

derbiye doğru 2 - (2-5) birkaç tane de kırmızı kart!



Benim skor tahminim 2-5. Daha doğrusu 2-5, 2-4, 3-5 gibi rakamlarda gidip geliyorum. Nasıl olacak, onu anlatmaya çalışayım: Öncelikle iki takım da formda sayılır, dinlenme iyi gelmiş gibi. Galatasaray hucum futbolu oynuyor, risk alıyor, yiyor da ama yediğinden fazlasını atmayı hedefliyor ve genelde atıyor. Son 2 maçta 7 gol attı rakip kaleye. Hücumcuları çok güçü, savunmacılarının aklı da hucumda. Fenerbahçe biraz daha sakin tempoyla,i topu ayağında tutarak oynamayı tercih ediyor, savunmacıları çok iyi değil ama daha yerli yerinde bir savunma gibi görünüyor, Volkan da formda; ve çok az gol yiyorlar. Ama gol atma konusunda da sıkıntı çekiyorlar. Geçen yıl sıkıştığı yerde duran toptan gol atan Fenerbahçe bu yıl duran top organizasyonlarında geçen yıllardaki kadar başarılı değil. Buna karşın duran topları bozuk para gibi harcayan Galatasaray bu yıl ciddi duran top organizasyonları yapıyor. Fenerbahçe'nin gol atması Guiza ve koşan birilerinin boş alan bulmasına, ve biraz da Alex'in müthiş paslarına dayanıyor. Ancak Alex'i kontrol etmek güçlü savunması olan takımlar için artık eskisi kadar zor değil. Alex etkisiz kalınca da Fenerabahçe'nin gol yolları tıkanıyor. Bu tür tekil futbol derbilerde ciddi dezavantaj.
Diğer taraftan Galatsaray, hucumda büyük zenginlik içinde, bir yer tıkanırsa, diğer taraftan oynayabiliyor. Kart cezası ve Emre Aşık dışında sakatlık sorunu da yok. Belki Galatasaray için en önemli sorun baskı olabilir. Ama onun da tüm takım için aynı derecede geçerli olduğunu sanmıyorum. Yani biz izleyicilerde etkili oluyor, çünkü 10 yıldır aynı düşüncelerle maçı izlemişşin, sonra yenilmişşin. Ama şimdi Keita için ne fark eder? Yemişim Fenerbahçe'yi demez mi adam? veya Rijkaard için baskıdan çok kamçılayıcı bir faktör olabilir. Ama yine de hem camia hem de takımın bir kısmı üzerinde baskı faktörü etkili olacaktır.
Bütün bunları değerlendirince, bir kere gollü bir maç olacak gibi görünüyor. Bir takım çok yiyip çok atıyor, çok atmak istiyor, az yiyor. Özellikle Fenerbahçe'nin sol kanadında ciddi bir savunma ve yavaşlık zaafı var. Roberto Carlos formda değil, Wederson zaten Gökçek, yani Keita'nın her pozisyonda karşısına çıkan adamı geçmesi lazım. Fenerbahçe'de Volkan'ın formu belirleyici olabilir, çünkü Galatasaray'ın hucumcuları iyi ve formda, ducum futbolu da tamam ama, golcüleri de gol pozisyonlarını değerlendirmekte güçlük çekiyorlar. Baroş her maçta 1 gol atıyor ama 3 tane de yüzde yüz kaçırıyor. Bir de Emre faktörü öne çıkabilir. Son haftalarda hem çok formda, hem de hırslı ve istekli. Bu tür maçlarda böyle oyuncuların varlığı takımın ateşlenmesi noktasında belirleyici etki yapabilir. Savunma yapmayan Alex'in yanında veya arkasında savunma da yapan bir Emre olması, o bölgedeki top hakimiyetinin Fenerbahçe'nin kontrolüne geçmesine neden olabilir.
Fenerbahçe savunması az gol yiyor dediysek de, Kewell, Keita, Arda, Elano gibi hucumcuları engellemek için çok ağır ve yeterince organize değil.


Bunları alt alta koyunca, biraz da ligdeki durumu gözlerimi kapatıp dinlemeye çalışınca, hucumcuları gol pozisyonlarında çok beceriksiz olmaz veya Volkan fevkaladenin fevkinde bir performans sergilmezse, Galatasaray 3 hatta 4 gol atabilir. (5. artık maçın koptuğu, 2 kırmızı gören Fenerbahçe'nin bilinçsizce yüklendiği anlarda gelecek) Ancak Galatasaray'ın böyle bir mücadeleyi gol yemeden tamamlaması da çok mümkün görünmüyor. Bu yüzden 2-5, ya da 2-4, hadi belki 3-5 diyorum. bu skor grubu olmazsa da 3-3 veya 4-4 gibi fantazi bir beraberlik olabileceğini düşünüyorum. Bugün, normal bir maç gidİşatı olursa, (mesela ilk 20 dakikada 2-0 olur da, Galatasaray bir kırmızı kart görmezse) Fenerbahçe'nin galibiyetinin zor olduğunu hissediyorum.,
Güzel maç olsun, bol gol, bol pozisyon olsun, konuş konuş bitmesin, kartlar havalarda uçuşşun, biz frikikten atalım, onlar kafayla çaksın, biz kornerden vuralım, onlar verkaçla içeri girip kaleciyi de çalımlasın...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder